Her yıl tarihini merakla beklediğim cemrenin düşmesi olayının bu yıl farkında bile olmadım.
Ülkemizin içinde bulunduğu ve hepimizin içine kor ateş gibi düşen deprem felaketi maalesef ki ne bahara ne yaza ne de başka bir şeye olan özlemimizi hatırlattı.
İçimiz buruk kalbimiz kırık ve endişeliyiz aklımız kalbimiz vicdanımız yaşanan büyük depremle yıkılan illerimizde…
Baharı müjdeleyen üçüncü ve son cemre de toprağa düştü. İlki havaya ikincisi suya sonuncusunda toprağa düşerek buraları ısıttığı düşünülür. Türk mitolojisinde önemli bir yere sahip, aslında baharın gelmesini müjdelemesiyle içimizi ısıtan cemre düşmesi,11 ilimize ateşin düşmesi ile aklımıza bile gelmedi.
Cemre soğuk kış günlerinin geride kaldığını ağaçların çiçek açıp kuşların havada uçup öteceğinin haberini verir. Yani aslında mutluluk ve huzur veren bahar günlerini beklerken, tam 13,5 milyon insanın etkilendiği,deprem bölgesinde insanların iş aş yardım beklediği bir baharı karşıladık ve ülkedeki herkesin seferberlik içinde olması gereken bir bahar ve yazbizi bekliyor olacak.
Sorunlar henüz çözülmüş değil Kahramanmaraş’ta Hatay’da Adıyaman’da Malatya’da ve diğer illerde işte bu sebepten belki de ilk defa baharın gelmesi beni üzüyor. Yağışların başlamış olması henüz konteynerlerin kurulamadığı şehirlerde, yağmurun çamurun içinde çadırlarda yaşamak zorunda olacak vatandaşlarımızın çektiği sıkıntılar beni derinden etkiliyor.
Hayatın çok zor anları var kabul etmek lazım hele de bizim ülkemiz gibi deprem kuşağında yer alan ülkelerde ve üzgünüm ki evler üretilirken deprem hesap edilmemişse sonuç yıkımlara binlerce canın yitip gitmesine şehirlerin yok olmasına ve geride kalanların hayata tutunma çabalarını acı ile izlememize sebep oluyor.
Yıkımın olduğu illerde durum böyleyken dün yine Kayseri’de 2 saat içerisinde tam 5 deprem meydana geldi. Merkez üssü İncesu Saraycık olan 4.9 büyüklüğünde ki deprem tüm Kayserilileri tedirgin etti sokaklar evlerine giremeyen vatandaşlarla doldu taştı. Bir çok vatandaş geceyi yine dışarıda geçirdi. Kayseri’de her ne kadar uzmanlar korkulacak bir şey yok dese de yaşanan bu depremler vatandaşlarının paniğinin artmasına neden oluyor.
Kayseri Valisi Gökmen Çiçek Kayserilileri aydınlatmak amacı ile akşam 22.30’da acil bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Kayseri’nin afet bölgesi ilan edilmesi için çalışmaların devam ettiğini belirtti. Her geçen gün yapı denetim çalışmaları sonucunda ağır hasarlı binaların sayısının arttığı bilinenKayseri’de insanların bir taraftan da sosyal medya da büyük deprem olacak şeklindeki paylaşım yapanlar insanların tedirginliğini arttırıyor.
Fakat bir detay da var ki bahsetmeden geçemeyeceğim. Birçok uzmanın da görüşü aynı yönde. Kayseri’de deprem bölgesinde ve bu yaşadığımız büyüklüğün üstünde her an ilimizde de deprem yaşanabilir. İnsanların merak ettiği en önemli konu bizim ilimizde bulunan fay hatlarının yaratacağı depremin büyüklüğünün ne olacağı. Tüm uzmanları hem yakinen takip ediyor hem de ara ara yayınlarımızda ekran da sizleri bilgilendirmeye çalışıyoruz. İşin uzmanları Kayseri’de Kahramanmaraş’ta yaşanan büyüklükte bir deprem üretecek fay hattının olmadığını söylüyor. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’in dün yaptığı basın toplantısında belirttiği gibi 5.5’ten daha büyük deprem beklemiyoruz açıklamasına ek olarak Jeoloji mühendisi Adnan Evsen’in belirttiği 6 büyüklüğünde deprem olabilir ibaresini de paylaşarak konu ile ilgili sizleri bilgilendirmek isterim.
Aslında artık depremin büyüklüğünü konuşmak yerine şehrimiz, yaşanabilecek büyük ölçekte ki bir depreme ne kadar hazır yapılan çalışmalar hangi yönde biraz bu kısma kafa yormamız gerekiyor.
Tüm şehrimize bir kez daha geçmiş olsun diyorum. İnşallah uzmanların belirttiği gibi şehrimizde yaşanan bu depremler fay hatlarındaki stresi azaltıyordur ve daha büyüğü bizi beklemiyordur sağlıcakla kalın…